Tarihi Çağrı Sonrası AKP'den Açıklama: 'PKK Hangi Adla Olursa Olsun Silah Bırakmalı'
AKP Sözcüsü Ömer Çelik İstanbul İl Başkanlığı önünde gündeme ilişkin çarpıcı değerlendirmelerde bulundu. Terör örgütü lideri Abdullah Öcalan'ın PKK'ya silah bırakma çağrısı yapmasına ilişkin konuşan Çelik, "PKK, hangi adla olursa olsun Irak’ta ve Suriye’deki bütün uzantılarıyla silah bırakmalıdır" dedi. Çelik, konuya ilişkin bir pazarlığın söz konusu olmadığını da vurguladı.

AKP Sözcüsü Ömer Çelik, partisinin İstanbul İl Başkanlığı’nda gündeme ilişkin açıklamalarda bulundu.
Çelik’in açıklamalarından öne çıkanlar şöyle:
28 Şubat'ın yıl dönümünde hafızamızı bir kez daha tazeliyoruz. Bütün o 28 Şubat'ın karanlığını yırtıp aran ve demokrasi mücadelesi veren, önderlik eden sayın Cumhurbaşkanımıza şükranlarımızı arz ediyoruz.
Dünden itibaren gündemdeki konu PKK terör örgütünün silahları bırakması, feshedilmesiyle ilgili gündem. Sayın Cumhurbaşkanımızın Başbakan olduğu günden itibaren, milletimizin üzerine kurulmuş vesayet tuzaklarının ortadan kaldırılması, sembol niteliğinde konuşmaları vardır.
Cumhurbaşkanımız Kürt vatandaşlarımızın üzerindeki yasakların kaldırılması için büyük bir mücadele vermiştir.
Bu çizginin devamı olarak Cumhurbaşkanımız büyük kongremizde, yeni dönemde Türkiye Yüzyılının hedeflerine ulaşacak maddeler açıklamıştır.
Yasaklarla baskılarla, yıllar içerisindeki haksızlıklarla oluşturulmuş Kürt sorunu da başörtüsü sorunu da Cumhurbaşkanımızın iradesiyle çözülmüştür.
Bahçeli’nin TBMM’deki yaptığı yaptığı tarihi çağrı, bütün orta doğuda başlayan karanlık süreçlere karşı Türkiye içerisinde de iç cepheyi güçlendirecek bir irade olarak ortaya çıkmıştır. Bunun hedefi terörsüz Türkiye’dir.
Terör örgütünün silahları bırakması esastır. Geçmişte çözüm süreci, milli birlik ve kardeşlik sürecinde de Cumhurbaşkanımız silahları bıraksınlar ve Türkiye’yi öyle terk etsinler demiştir.
'PKK HANGİ ADLA OLURSA OLSUN SİLAH BIRAKMALI'
PKK, hangi adla olursa olsun Irak’ta ve Suriye’deki bütün uzantılarıyla silah bırakmalıdır. Dünden beri bir tartışma yapılıyor, Türkiye’nin çağrısını birileri sadece Irak meselesiyle bağlantılı olarak indirgemeye çalışıyorlar.
Yakın bölgemizde, Kürt kardeşlerimize silah çeken birisi olursa, onları terör örgütlerinin kucağına itmeye çalışan biri olursa, karşısında Türkiye Cumhuriyetini bulacaktır.
Şöyle bir konu da gündeme getiriliyor. Devlet bir pazarlık sürecine girer mi? Burada bir pazarlık söz konusu değildir. Devletlerin terörle mücadele konusunda ser ve yumuşak güç unsurları vardır. Terör örgütü mensuplarına zaten sık sık silah bırakma çağrısı yapılmaktadır.
Şimdi burada, bu hukukun ilkeleri içerisinde ortaya konulan bir kabiliyettir. İmralı'dan yapılan çağrı Türkiye'nin iradesi çerçevesinde yapılan çağrı terörsüz Türkiye merceğinden değerlendirilmektedir.
Buradan bir kere daha ifade etmek isterim ki, Bakış açımız tek vatan, tek bayrak, tek devlet ilkesi çerçevesinde olacaktır. Demokrasi, siyaset bütün sorunların çözümünün adresidir. Siyasi hayatımıza başladığımızdan beri, demokrasiyle ilgili bütün reformları yaparak bu bilinci korumaya devam ettik.
Muhalefet kanadından gelen eleştiriler maalesef kalitesiz eleştirilerdir. Gerçekten bir tarih bilinci yoksunluğudur. CHP Genel Başkanı Özel çıkmış Cumhur İttifakı içinde bir kesimin öne çıktığını ifade etmiş, süreç konusunda yapılan çalışmalar milletten saklanıyor diyor. Cumhur İttifakı bir ve bütündür. En ufak bir çatlak yoktur. Şeffaf olmayan süreç yoktur.
İç cepheyi güçlendirelim derken, kaderdaşlık çerçevesi içinde bakıyoruz. Geçmişimiz birdir yarınımız birdir.
YORUMLAR