Kılıçdaroğlu'na tv100'de kurulan kumpasta yeni gelişme

CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu dün akşam TV100’de konuk olduğu Uğur Dündar'ın canlı yayınlanmayan Haftanın Panoraması programında peş peşe SADAT reklamları yayınlandı. SADAT reklamı nedeniyle Türkiye ayağa kalktı. tv100 yönetimi önce kumpası kabul etmedi ancak kumpası itiraf etmek zorunda kaldılar. tv100 yönetimi kumpası 2 kişinin üzerine yıktı ve işten çıkarıldıklarını duyurdu. "#TV100reklamlarınaBoykot" etiketi ile tepkileri çığ gibi büyüdü. tv100 patronun Alaattin Çakıcı ile olan fotoğrafı, naylon fatura iddiaları gündem oldu. tv100'ü savunan Barış Yarkadaş gibi isimler de sosyal medyada tepki topladı.

Kılıçdaroğlu'na tv100'de kurulan kumpasta yeni gelişme
15 Ocak 2023 - 15:00

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlutv100'de gazeteci Uğur Dündar'a konuk olduğu programda, SADAT reklamının verilmesine Twitter'dan tepki gösterdi. SADAT CEO'su reklamın planlı verildiğini anlattı. TV100 ise SADAT'a tepki gösterdi.

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, dün tv100'de Uğur Dündar'ın sorularını yanıtladı. Yayın sırasında ekranda SADAT'ın reklamı verildi. Reklamda, "Stratejik danışmanlık, eğitim ve lojistik..." gibi ifadeler kullanıldı.

Kılıçdaroğlu, bugün Twitter hesabından yaptığı açıklamayla sert tepki gösterdi.

Kılıçdaroğlu, "O az kalmış aklınızı alırım sizin, paramiliter artıkları, siz kimi tehdit ediyorsunuz" ifadelerini kullandı.

TV100'DEN AÇIKLAMA

SADAT reklamının yayınlanmasının ardından birçok izleyici sosyal medya hesabından tepki gösterdi. Tepkiler sonrası Tv100 Genel Yayın Yönetmeni Alican Değer açıklamalarda bulundu. "Bu olaydan ders alınmıştır" diyen Değer'in açıklamaları şöyle:

"Sayın Uğur Dündar, dün akşam ilk programıyla ekranımızdaydı. Konuğu ise çok önemli açıklamalarda bulunan CHP Genel Başkanı Sayın Kemal Kılıçdaroğlu idi. 90 dakika olan program önemine binaen aralıksız olarak iki kez tekrar edildi. Sayın Uğur Dündar adeta röportaj nasıl yapılır dersi verdi.

Ancak bir alt bant yüzünden bir anda sosyal medyada bir linç hareketi başladı. Üstelik bu konuda hiç bir dahli bulunmayan Sayın Kemal Kılıçdaroğlu ve Sayın Uğur Dündar hedef alınarak.

8 saniyelik alt bant reklamından yola çıkılarak varılmak istenen noktalar bizleri hayrete düşürdü. İşin aslı ise şöyleydi: Sadat geçtiğimiz ay bizim de içinde bulunduğumuz bazı kanallara 8 saniye uzunluğunda sınırlı sayıda alt bant reklam yollamış idi.

Böylesine politik göndermeleri ve entrikal incelikleri bilmeyen reklam servisimiz Sadat reklamını zaman zaman programların içerisine koyarak görevini yapıyordu.

Nitekim Sayın Uğur Dündar'ın Sayın Kemal Kılıçdaroğlu ile yaptığı programda 100'ü aşkın alt bant reklamın içine bu reklamı da yerleştirmiş. Yayın yönetim durumu farktettiği an müdahalede bulundu.

banner112

Reklam kaldırıldı. Program tekrarında da yer verilmedi. Ancak bu arada kıyamet koptu. Ne darbeciliğimiz kaldı, ne silahlı mesaj verdiğimiz. Evet yasadışı olmasa bile bu politik anlamda bir hatadır.

Ancak reklam servisimizin siyasi bilgi eksikliği yüzünden Sayın Uğur Dündar'ın, hele hele de Sayın Kılıçdaroğlu'nun hedef alınması kabul edilemez.

Böylesi masum sayılabilecek bir hatadan yola çıkılarak kişi ve kurumları yok etmeye çalışmak en azından belli değerleri savunduğunu söyleyenlere yakışmamaktadır. Bu olaydan tabii ki ders alınmıştır. Tekrarı önlenecektir."

PLANLI YAPILMIŞ...

SADAT CEO’su Melih Tanrıverdi, Kılıçdaroğlu TV100 yayınındayken verilen reklamı savundu.

Tanrıverdi, TV100’deki reklamın planlı bir şekilde verildiğini anlattı.

Kılıçdaroğlu’nun yayına çıkacağı tarihin bir CHP’li tarafından kendilerine verildiğini iddia eden Tanrıverdi, paylaştığı mesajlarda Kemal Kılıçdaroğlu’nu hedef aldı.

"2022 yılına dönük PR incelemesi yaptığımızda SADAT ile Kılıçdaroğlu birlikteliğinin en iyi reytingi yaptığını gördük. Reklam departmanımız 1.500 TL’lik bir reklam vererek bu reytingi güzel bir PR çalışmasına döndürmüş. Tebrik ederim. Aslında ben Halk TV veya Tele 1’e istemiştim fakat Kılıçdaroğlu onların reytingi düşük kaldığı için TV 100’ü tercih etmiş. Ama sıkıntı yok, söz o kanallara da çıkarsa onlara da reklam veririz. Hem de 750 liralık (reyting / izlenme oranı meselesi).

Etkili reklam için Halk TV veya Tele 1 planlıyorduk. Hafta ortası CHP’den bir hanım kardeşimiz Kılıçdaroğlu’nun Dündar’la yapacağı programın cumartesi yayınlanacağı bilgisini verince kanal planlamamızı değiştirmek zorunda kaldık. Bazen evdeki hesap çarşıya uymuyor… Değil mi Kılıçdaroğlu."

KUMPAS İTİRAFI

TV100'ün sosyal medya hesabı Twitter'dan yapılan açıklamada, "Kanalımız Tv100’de Sayın Kemal Kılıçdaroğlu yayını sırasında dikkatsizlik ve özensizlik sonucu yayına giren 8 saniyelik SADAT reklamı nedeniyle siyasi bir fırtına koparılmak istenmektedir.

Kanalımız Tv100, Sayın Kemal Kılıçdaroğlu ve Sayın Uğur Dündar ile birlikte bu olayın mağdurları arasındadır. SADAT yetkililerinin 'Gol' diye attıkları ahlaka sığmayan Tweet’den yola çıkarak bir operasyona hedef olduğumuz ortaya çıkmıştır.

Bu nedenle Reklam Genel Müdürü ve yayın sorumlusunun çıkışı verilmiştir. Böylesi bir olayın tekrar etmemesi için de bütün önlemler alınmıştır. Üzgünüz" denildi.

TV100 PATRONUNUN ÇAKICI İLE FOTOĞRAFI

2 yıl önce CHP liderini tehdit eden suç örgütü lideri Alaattin Çakıcı'nın TV100'ün patronu Necat Gülseven ile fotoğrafı ortaya çıktı.

Fotoğrafın Çakıcı tarafından Twitter'da 12 Kasım 2020'de "Alaattin Çakıcı, Four Seasons otelde dostlarıyla akşam yemeğinde birlikteler. Necat Gülseren, Cihan Çakıcı, Tevfik Karaaslan, Veysi Nazlıcan" notuyla paylaşıldığı görüldü.

NAYLON FATURA DAVASI

2019 yılında Necat Gülseven’e yönelik hazırlanan iddianamede altı yıldan 10 yıla kadar hapsi talep edildi.

Gülseven hakkındaki bir suç duyurusunda da ağır suçlamalar yer aldı. Necat Gülseven, Ebru Yaşar ile ilişkisi sonrası ismi sıklıkla gündeme gelmeye başlamıştı.

Gülseven, halen 3N medya çatısı altına bulunan Show Radyo, Radyo Viva, Yeni Birlik gazetesi, Bizimev TV ve TV100’ün sahibi. 31 yaşındaki Gülseven’in yanısıra toplam üç kişinin yargılandığı dava İstanbul Anadolu 45. Asliye Ceza Mahkemesi’nde görülüyor.

Hazine ve Maliye Bakanlığı Vergi Denetim Kurulu Başkanlığı’nın ihbarı sonrası açılan davada Gülseven ile birlikte yargılanan diğer kişiler ise Doğanç Şakar (49) ve Önder Keskin (28). 10 yıla kadar hapis talebi Vergi Denetim Kurulu uzmanları, Gülseven ve diğer iki sanığın yetkili göründüğü İstanbul Sultanbeyli’deki Elvira Mobilya İnşaat Tekstil San. ve Tic. Limited Şti’nin hesaplarını mercek altına aldı.

Denetimlerde, Elvira Mobilya’dan, herhangi bir mal alım satışı olmamasına karşın çok sayıda sahte fatura düzenlendiği anlaşıldı.

Vergi suçu raporu, vergi tekniği raporu ve suç duyurusu İstanbul başsavcılığına gönderildi. Savcı Alim Yaşar, yürüttüğü soruşturmayı tamamladı ve hazırlanan iddianame mahkemeye sevk edildi.

İddianamede, üç sanığın altı yıldan 10’ar yıla hapis istemiyle yargılanması istendi.

İstanbul Anadolu 45. Asliye Ceza Mahkemesi, hazırlanan iddianameyi kabul etti ve yargılama süreci de başladı.

Davanın ilk iki duruşmasına Necat Gülseven katılmadı.

Duruşmada sanık Önder Keskin savunmasında şunları söyledi:

“Ben 2012 yılında askerden geldim. Annemin hastalığı vardı, işe ihtiyacım vardı. Necat Gülseven’in mobilya şirketinde işçi olarak işe girdim. 1500 TL maaş alıyordum. Annemin hastalığı ile ilgilenince bana güven telkin etti. Bir gün yanıma gelip adıma üç aylığına şirket kurmak istediğini söyledi. Ben de ‘Üç ay sonra üzerimden alacaksan güveniyorum’ deyip kabul ettim. Beraber notere gittik. Önüme sunulan evrakları imzaladım. Ancak işçi olarak çalışmaya devam ettim.

Şirketin işleyişine ilişkin hiçbir işe karışmadım. Hiçbir şekilde fatura düzenlemedim.

Hiçbir faturada imzam yoktur. Üç ay geçtikten sonra şirketi üzerimden almasını istedim. Bu kez kendisine vekalet vermemi istedi. Şirketi kendisinin yöneteceğini söyledi. Ben de vekalet verdim. Ondan sonra da hiçbir işe karışmadım.

2015 yılında Necat beyin yanında ayrıldım. Ardından şirketi ne yaptığını bilmiyorum. Ben kesinlikle sahte fatura düzenlemedim.”

Diğer sanık Doğanç Şakar ise savunmasında şunları anlattı: 

“Söz konusu şirketi (Elvira Mobilya) dört yıl önce üstüme aldım. Şirket üç dört ay üstümde kaldı. Şirketlerin sorunlarını çözmemesi üzerine şirketi devrettim. Şirketin benim üzerimde kaldığı dönemde sahte fatura düzenlenmedi.” Gülseven suçlamaları kabul etmedi Davanın üçüncü duruşması ise geçen mayıs ayında yapıldı.

Gülseven duruşmada,kendisine yönelik suçlamaları kabul etmedi.

Mahkeme, bir sonraki duruşma için eylül ayına gün verdi.

‘ÇOK SAYIDA KİŞİ VE ŞİRKETİ MAĞDUR ETTİ‘ 

Gülseven hakkında açılan dava sürerken İstanbul başsavcılığına geçen ekim ayında çarpıcı iddiaların yer aldığı bir suç duyurusunda bulunulduğu belirlendi. Yanında dört beş yıl kadar çalıştığını söyleyen T. E., Gülseven’in yanısıra şoförü M. N. hakkında şu iddialarda bulundu:

“Ben yaklaşık dört beş senedir şüphelilerden Necat Gülseven’in yanında çalışmaktayım. Necat Gülseven kendisini işadamı olarak tanıtır. Biz de onu öyle biliyorduk. Sanatçı Ebru Yaşar’ın eşi ve sosyal medyada işadamı olarak lanse edildiğinden, ben de ona güvendim ve verdiği işleri hiç sorgulamadan yerine getirdim.

İşin içine girdikçe yaptığı işlerin gayrimeşru işler olduğunu ve kendi adını gizleyerek ben ve öteki adamları üzerinden usulsüz işlerini hallettirmeye çalıştığını anladım.


Yaptığı işlerden bize bahsetmezdi. Benim gibi, bilerek veya bilmeyerek ona güvenen insanları, Necat Gülseven kullanmış ve profesyonel dolandırıcı olan bu kişi, suçlarına ilişkin bir takım faaliyetlerine bizleri de alet etmiştir.

Gayrimeşru alemde lakabı ‘Başkan’ olarak geçmekte.

Kendine bağlı kişileri de ‘Başkanın adamları’ olarak tanıtmakta.

Daha önce mağdur edip planlı şekilde dolandırdığı insanlar ve bilerek batırdığı şirketler vardı.

Örneğin Adana’da bir market zinciri sahipleri, Sultanbeyli’de mobilyacı, İstanbul, Batman ve Diyarbakır’da iş adamlarını dolandırdığını biliyorum.

Bu kişi beni 2016 yılının ağustos aylarında Bigoil Akaryakıt AŞ adlı şirkette yönetim kurulu başkanı yaptı.

Necat Gülseven adamları adına paravan şirketler kurarak illegal faaliyetlerini ve gayrimeşru yollarda elde etiği maddi kazançlarını evrak üzerinde meşrulaştırmak adına bu şirketler üzerinden işlemler yürütmektedir. Kendi adına resmiyette şirket yoktur.”

 

SADAT REKLAMI…

Mezkûr reklamın, Kılıçdaroğlu’nun röportajını “trollemek” için alçakça kullanılması kadar (hattâ daha da) fena bir gerçek var.

Paramiliter silahlı bir teşkilatlanmanın reklamını bir yayın kurumu nasıl yayınlar? Nasıl?
RTÜK, bu tür bir reklamda sorun bulmaz mı?

PİŞKİNLİĞİN ALEMİ YOK...

TV100 yönetimi, "Salağa yatarak" bu işin içinden sıyrılamazsınız. 

1. Silahlı - paramiliter bir teşkilatın reklamını almak hata değil mi? Cevabınızda bu yok. 

2. "Siyasi fırtına koparılmak isteniyor" diyerek yine de CHP'yi ima etmeniz ahlâka sığar mı?

3. Olayı reklam müdürünün ve yayın sorumlusunun üzerine yıkıp kurtulamazsınız bu işten. Hiçbir kanalın reklam müdürü ve yayın sorumlusu böyle bir durumda kendi inisiyatifi ile hareket edemez. Kimi kandırıyorsunuz? Salak mı bu millet?

YARKADAŞ'IN AÇIKLAMASINA TEPKİ

CHP'li kimliği ile bilinen Barış Yarkadaş'ın birçok programda Necat Gülseven'e övgüler dizdiği görüldü. Yarkadaş son olayla ilgili de, "4 yıldır özgürce yorum yaptığım; yayınlarında SADAT’ı da en sert şekilde eleştirdiğim tv 100”ü ve Uğur Dündar’ı bir “yayıncılık kazası” yüzünden linç etmek; komplo teorileri uydurmak hakkaniyetli bir tavır değildir. Kanal yönetimi olan biteni samimi bir şekilde anlatıyor." dedi. Yarkadaş'ın bu açıklamasına tepi yağdı.

Uğur Dündar'ın da tv100'ün açıklamalarını paylaşması büyük tepki çekti. Dündar yaşanan skandaldan sonra kanal yönetimini savunmuştu.


YORUMLAR

  • 0 Yorum